Yaygın olarak banyolarda kullanılan maddeler görünüşte temizlerken aynı zamanda sağlığımız için büyük riskler oluşturuyor.
03 Ekim 2012 Çarşamba - 14:07
/ Batu Serdağ
Modern dünyanın lanetlerinden kimyasal maddeler, gündelik hayatımızın her noktasına hakim. Yapılan araştırmalar, genelde kısa vadeli sağlık sorunlarını ortaya koyarken, birkaç asır sonra insanlığın başına ne türden kıyametler getireceğini henüz kestiremiyor.
Healthychild.org’dan Margie Kelly, banyomuzdaki iki kimyasalın zararlarına dikkat çekiyor. Kelly, “banyolarımızda gizlenen” bu kimyasalların “derhal kapı dışarı” edilmesini salık veriyor. Kelly’nin dikkat çektiği iki kimyasal ise şunlar:
Triklosan (Triclosan): Bu kimyasal, anti-bakteriyel olarak başta sabunlarda kullanılıyor. İnsan nüfusu arasındaki bakteriyel mukavemetin artmasına neden olarak, antibiyotiklerle dahi öldürülemeyecek hastalıkların oluşmasına katkı sağlıyor. Triklosan sadece sabunlarda değil aynı zamanda makyaj malzemeleri, diş macunu, terlemeye önleyiciler, parfümler ve yüz temizleyicilerde bulunuyor. Bunun dışında evdeki çarşaflar, giysiler, botlar, fayans dolguları, mutfak tezgahları, süngerler, süpürgeler ve birçok başka malzemede de kullanılıyor. Yaygın ve kalıcı olarak bu madde, insan vücudundan da atılmayıp depolanıyor. Bir araştırma hamile kadınların vücutlarında aynı yaştaki diğer kadınlardan çok daha fazla miktarda triklosan bulunduğunu ortaya koydu. Yapılacak olan şey zeytinyağından yapılmış olanlar gibi klasik tarz sabun kullanmak.
Fitalatlar (Phthalates): Bu madde, plastiği yumuşatmak için kullanılıyor ve oda spreyleri, kozmetik malzemeler, deterjanlar ve temizlik maddelerinde bulunuyor. Fitalatlar oldukça yaygın bir kullanıma sahip. Hastalık Kontrol Merkezleri’nde yapılan bir araştırma, Dibutil Fitalat (DBP), test edilen 289 insanda mevcut bulunduğunu ortaya koydu. Hormon bozuklukları ile ilişkilendirilen bu kimyasal, cinsel hormonların azalmasına, kısırlığa neden olmanın yanı sıra 65 yaşın üzerindeki insanlarda Tip 2 şeker hastalığı riskini de ikiye katlıyor. Diğer iki fitalat (DEP ve BBzP) ise astım tetikleyicisi olarak kabul ediliyor. Fitalatlardan kurtulmak o kadar kolay değil. Yine de içinde bu kısa yazılışları olan malzemelerden uzak durmak başlangıç için iyi bir nokta.
Kelly’nin daha önce yayınladığı “İhtiyacınız olmayan 10 kimyasal” listesinde ek olarak şunlar yer alıyor:
1- Vinil (Sentetik) Plastik: PVC adıyla da bilinir. 14 ülkede ve AB’de yasaktır. Yer döşemesinde, duvar kaplamasında, oyuncaklarda yaygın olarak kullanılır. Fitalat ve kurşun salgılar. Havayı, toprağı ve sizi kirletir.
2- Koku ürünleri: Oda spreyleri, yumuşatıcılar ve parfümler gibi her alanda kullanılır. Bu kimyasallardan bazıları östrojen gibi davranarak kadınlarda göğüs kanseri riskini artırır.
3- Konserveler: Bunlar BPA adlı bir kimyasalla kaplanır. Bu da kanser, obezite, kalp hastalıkları, genç kızlarda depresyon gibi birçok rahatsızlıkla ilişkilendiriliyor. Birçok firma BPA yerine BPS’ye geçiyor. Ancak aynı riskler bu kimyasalda da mevcut.
4- Temizlik malzemeleri: Tuvaletler, fırınlar, ocaklar gibi yüzeylerde kullanılan güçlü temizleyiciler aynı zamanda sağlık için çok büyük riskler ihtiva eder. Bu yüzden toksin olmayan temizleyiciler tercih edilmelidir.
5- Haşere/Böcek ilaçları: Öldürmek amaçlı olan bu kimyasallar, konulduğu yerlerde kalıp havaya karışabilir, üzerine basılarak her yere taşınabilir. Böcekler ve haşereleri öldürmek için kimyasal olmayan yollar tercih edilmelidir.
6- Şişe sular: Bu suların üretimi esnasında çıkabilecek sorunlar geçtiğimiz aylarda Türkiye’de ciddi şekilde ortaya kondu. Birçok su firmasının ürünleri, sağlık açısından uygun bulunmadı. Bunun yerine kimyasal içermeyen su filtreleri kullanmak en iyi çözüm gibi görünüyor.
7- Kurşunlu rujlar: Kurşun, en ufak oranda dahi insana zararlıdır. Amerikan FDA’sının son yaptığı araştırmada test edilen 400 rujda kurşuna rastlandı. Üstelik de daha önceki araştırmadan iki kat daha fazla oranda! Hamile kadınlar ve çocuklar özellikle risk altında bulunyor. Bu madde çocuklardaki normal beyin oluşumunu olumsuz şekilde etkiliyor.
8- Yapışmaz mutfak gereçleri: Araştırmalar, leke tutmaz ve yapışmaz mutfak malzemelerindeki PFC kimyasallarının, kanser ve düşük doğum kilolarıyla ilişkili olduğunu ortaya koydu. Bu madde doğada fazlasıyla kalıcı. Bugün kutup ayılarının bedenlerinde dahi rastlanıyor. Teflon sadece mutfak gereçlerinde değil mikrodalga mısır paketlerinde, giysilerde, mobilyada, pizza kutularında bile kullanılıyor. Fluora ya da perfluora yazan ürünlerden uzak durmak gerekiyor.
9- Yağ bazlı boyalar: John Hopkins Üniversitesi’ndeki araştırmaya göre yağ bazlı boyalarda 300 toksin kimyasal ve 150 kanserojen madde bulunur. Su bazlı alternatiflere özellikle VOC (Uçucu Organik Bileşen) içermeyen boyalar tavsiye edilebilir.
Modern dünyanın lanetlerinden kimyasal maddeler, gündelik hayatımızın her noktasına hakim. Yapılan araştırmalar, genelde kısa vadeli sağlık sorunlarını ortaya koyarken, birkaç asır sonra insanlığın başına ne türden kıyametler getireceğini henüz kestiremiyor.
Healthychild.org’dan Margie Kelly, banyomuzdaki iki kimyasalın zararlarına dikkat çekiyor. Kelly, “banyolarımızda gizlenen” bu kimyasalların “derhal kapı dışarı” edilmesini salık veriyor. Kelly’nin dikkat çektiği iki kimyasal ise şunlar:
Triklosan (Triclosan): Bu kimyasal, anti-bakteriyel olarak başta sabunlarda kullanılıyor. İnsan nüfusu arasındaki bakteriyel mukavemetin artmasına neden olarak, antibiyotiklerle dahi öldürülemeyecek hastalıkların oluşmasına katkı sağlıyor. Triklosan sadece sabunlarda değil aynı zamanda makyaj malzemeleri, diş macunu, terlemeye önleyiciler, parfümler ve yüz temizleyicilerde bulunuyor. Bunun dışında evdeki çarşaflar, giysiler, botlar, fayans dolguları, mutfak tezgahları, süngerler, süpürgeler ve birçok başka malzemede de kullanılıyor. Yaygın ve kalıcı olarak bu madde, insan vücudundan da atılmayıp depolanıyor. Bir araştırma hamile kadınların vücutlarında aynı yaştaki diğer kadınlardan çok daha fazla miktarda triklosan bulunduğunu ortaya koydu. Yapılacak olan şey zeytinyağından yapılmış olanlar gibi klasik tarz sabun kullanmak.
Fitalatlar (Phthalates): Bu madde, plastiği yumuşatmak için kullanılıyor ve oda spreyleri, kozmetik malzemeler, deterjanlar ve temizlik maddelerinde bulunuyor. Fitalatlar oldukça yaygın bir kullanıma sahip. Hastalık Kontrol Merkezleri’nde yapılan bir araştırma, Dibutil Fitalat (DBP), test edilen 289 insanda mevcut bulunduğunu ortaya koydu. Hormon bozuklukları ile ilişkilendirilen bu kimyasal, cinsel hormonların azalmasına, kısırlığa neden olmanın yanı sıra 65 yaşın üzerindeki insanlarda Tip 2 şeker hastalığı riskini de ikiye katlıyor. Diğer iki fitalat (DEP ve BBzP) ise astım tetikleyicisi olarak kabul ediliyor. Fitalatlardan kurtulmak o kadar kolay değil. Yine de içinde bu kısa yazılışları olan malzemelerden uzak durmak başlangıç için iyi bir nokta.
Kelly’nin daha önce yayınladığı “İhtiyacınız olmayan 10 kimyasal” listesinde ek olarak şunlar yer alıyor:
1- Vinil (Sentetik) Plastik: PVC adıyla da bilinir. 14 ülkede ve AB’de yasaktır. Yer döşemesinde, duvar kaplamasında, oyuncaklarda yaygın olarak kullanılır. Fitalat ve kurşun salgılar. Havayı, toprağı ve sizi kirletir.
2- Koku ürünleri: Oda spreyleri, yumuşatıcılar ve parfümler gibi her alanda kullanılır. Bu kimyasallardan bazıları östrojen gibi davranarak kadınlarda göğüs kanseri riskini artırır.
3- Konserveler: Bunlar BPA adlı bir kimyasalla kaplanır. Bu da kanser, obezite, kalp hastalıkları, genç kızlarda depresyon gibi birçok rahatsızlıkla ilişkilendiriliyor. Birçok firma BPA yerine BPS’ye geçiyor. Ancak aynı riskler bu kimyasalda da mevcut.
4- Temizlik malzemeleri: Tuvaletler, fırınlar, ocaklar gibi yüzeylerde kullanılan güçlü temizleyiciler aynı zamanda sağlık için çok büyük riskler ihtiva eder. Bu yüzden toksin olmayan temizleyiciler tercih edilmelidir.
5- Haşere/Böcek ilaçları: Öldürmek amaçlı olan bu kimyasallar, konulduğu yerlerde kalıp havaya karışabilir, üzerine basılarak her yere taşınabilir. Böcekler ve haşereleri öldürmek için kimyasal olmayan yollar tercih edilmelidir.
6- Şişe sular: Bu suların üretimi esnasında çıkabilecek sorunlar geçtiğimiz aylarda Türkiye’de ciddi şekilde ortaya kondu. Birçok su firmasının ürünleri, sağlık açısından uygun bulunmadı. Bunun yerine kimyasal içermeyen su filtreleri kullanmak en iyi çözüm gibi görünüyor.
7- Kurşunlu rujlar: Kurşun, en ufak oranda dahi insana zararlıdır. Amerikan FDA’sının son yaptığı araştırmada test edilen 400 rujda kurşuna rastlandı. Üstelik de daha önceki araştırmadan iki kat daha fazla oranda! Hamile kadınlar ve çocuklar özellikle risk altında bulunyor. Bu madde çocuklardaki normal beyin oluşumunu olumsuz şekilde etkiliyor.
8- Yapışmaz mutfak gereçleri: Araştırmalar, leke tutmaz ve yapışmaz mutfak malzemelerindeki PFC kimyasallarının, kanser ve düşük doğum kilolarıyla ilişkili olduğunu ortaya koydu. Bu madde doğada fazlasıyla kalıcı. Bugün kutup ayılarının bedenlerinde dahi rastlanıyor. Teflon sadece mutfak gereçlerinde değil mikrodalga mısır paketlerinde, giysilerde, mobilyada, pizza kutularında bile kullanılıyor. Fluora ya da perfluora yazan ürünlerden uzak durmak gerekiyor.
9- Yağ bazlı boyalar: John Hopkins Üniversitesi’ndeki araştırmaya göre yağ bazlı boyalarda 300 toksin kimyasal ve 150 kanserojen madde bulunur. Su bazlı alternatiflere özellikle VOC (Uçucu Organik Bileşen) içermeyen boyalar tavsiye edilebilir.
yeterki gönüller tehlike yaşamasın :)
YanıtlaSil