4 AY İÇERİSİNDE KARACİĞERİ TEMİZLEMEK MÜMKÜN !!!
En büyük organlardan biri olan karaciğerin, besinlerle birlikte alınan vitamin ve minerallerin emilmesi, vücuttaki zararlı maddelerin temizlenmesi gibi hayati görevleri bulunmaktadır. Düzenli alkol kullanımı ve aşırı yağlı gıdaların tüketimi karaciğer yağlanması, hepatit ve siroz gibi karaciğer hastalıklarına yol açabilmektedir. Karaciğer sağlığında ilk adım, tüketilen gıdaların dikkatle seçildiği bir dengeli beslenme programı olmalıdır. Doğru yiyecekler antioksidan etkileri ile karaciğeri temizler ve korur.
4 ay boyunca her sabah kahvaltıdan sonra 1 yemek kaşığı sızma zeytin yağ içersine 3 damla limon damlatılıp içilir . Bu sayede karaciğeriniz pırıl pırıl olacaktır.
25 Kasım 2013 Pazartesi
DOĞAL AĞRI KESİCİLER NELERDİR ?
DOĞAL AĞRI KESİCİLER NELERDİR ?
Kullandığımız tüm ağrı kesiciler vücudumuza ciddi manada zarar veriyor. Böbreklerimiz ve karaciğer yıpranıyor. Bugün pek çok hekim çekilen ağrılarda doğal reçeteleri bu nedenle öneriyor. İşte, doğal ağrı kesiciler;
Nane; Nane mideye iyi gelir özellikle yapraklarından yapılan çay mide bulantısını alır. Nane yağı baş ağrısına ve eklem ağrılarına çözümdür.
Biberiye; Romatizmal tüm ağrılara iyi gelir.
Hindistan cevizi; Böbreklerde kum ve taş varsa düşürmeye yardımcıdır. Mide ağrısını alır ve rahatlatır.
Güzelavrat otu; Mide ağrılarında etkilidir.
Patlıcan; Böbrek yanmalarını keser. Sinirleri yatıştırır. Kalp çarpıntısına iyi gelir.
doğal ağrı kesici badem
Defne; İdrar ve adet söktürür.İştahı kuvvetlendirirken sinirleri yatıştırarak rahatlatır. Defne yağı, romatizma ağrılarını keser.
Karanfil; karanfil diş ağrılarına iyi gelir. Ayrıca dişlerde oluşan plaklara karşı etkilidir.
Kiraz; Ağrı kesici etkisi en fazla olan meyvedir. Hatta aspirinden bile daha etkili kabul edilir.
Hodan; Boğaz ağrıları ve öksürüğe iyi gelir.
Businessman With Backache
Kuşburnu; kanı temizler. Romatizma ağrılarına iyi gelir. Basur tedavisinde etkilidir.
Badem; Böbrekleri ve idrar yolunda oluşan iltihaplara iyi gelir. Baş ağrısında, karaciğer ve böbrek sorunlarında etkilidir.
Haşhaş; Ağrı kesicidir.
Papatya; Hafif bir yatıştırıcıdır. Sinirleri rahatlatır. Uyku sorunlarına iyi gelir. Basurda tedavi edici etkisi vardır.
Zeytin; Safrayı arttırır. Karaciğeri temizler. Karaciğer ağrılarına etkilidir.
Kantaron; İştah açıcıdır. Kuvvet verir. Astım ve mide ağrılarında etkilidir.
Hayıt; Karın ağrısı ve ishalde tedavi edicidir. Aybaşı kanamalarını düzenler.
Kullandığımız tüm ağrı kesiciler vücudumuza ciddi manada zarar veriyor. Böbreklerimiz ve karaciğer yıpranıyor. Bugün pek çok hekim çekilen ağrılarda doğal reçeteleri bu nedenle öneriyor. İşte, doğal ağrı kesiciler;
Nane; Nane mideye iyi gelir özellikle yapraklarından yapılan çay mide bulantısını alır. Nane yağı baş ağrısına ve eklem ağrılarına çözümdür.
Biberiye; Romatizmal tüm ağrılara iyi gelir.
Hindistan cevizi; Böbreklerde kum ve taş varsa düşürmeye yardımcıdır. Mide ağrısını alır ve rahatlatır.
Güzelavrat otu; Mide ağrılarında etkilidir.
Patlıcan; Böbrek yanmalarını keser. Sinirleri yatıştırır. Kalp çarpıntısına iyi gelir.
doğal ağrı kesici badem
Defne; İdrar ve adet söktürür.İştahı kuvvetlendirirken sinirleri yatıştırarak rahatlatır. Defne yağı, romatizma ağrılarını keser.
Karanfil; karanfil diş ağrılarına iyi gelir. Ayrıca dişlerde oluşan plaklara karşı etkilidir.
Kiraz; Ağrı kesici etkisi en fazla olan meyvedir. Hatta aspirinden bile daha etkili kabul edilir.
Hodan; Boğaz ağrıları ve öksürüğe iyi gelir.
Businessman With Backache
Kuşburnu; kanı temizler. Romatizma ağrılarına iyi gelir. Basur tedavisinde etkilidir.
Badem; Böbrekleri ve idrar yolunda oluşan iltihaplara iyi gelir. Baş ağrısında, karaciğer ve böbrek sorunlarında etkilidir.
Haşhaş; Ağrı kesicidir.
Papatya; Hafif bir yatıştırıcıdır. Sinirleri rahatlatır. Uyku sorunlarına iyi gelir. Basurda tedavi edici etkisi vardır.
Zeytin; Safrayı arttırır. Karaciğeri temizler. Karaciğer ağrılarına etkilidir.
Kantaron; İştah açıcıdır. Kuvvet verir. Astım ve mide ağrılarında etkilidir.
Hayıt; Karın ağrısı ve ishalde tedavi edicidir. Aybaşı kanamalarını düzenler.
22 Kasım 2013 Cuma
ÇÖREK OTUNUN FAYDALARI
ÇÖREK OTUNUN FAYDALARI
Vücudumuz doğası gereği, doymamış yağ asitlerini üretemediğinden bu yağ asitlerini dışarıdan karşılamak zorundadır.Bir gram çörekotu yağı da bu açıdan bir günlük ihtiyacımızı karşılamak için yeterlidir.
ÇÖREK OTUNUN DİĞER ETKİLERİ
• Çörek otunda bulunan nigellon ve alfa-pinen gibi eterli yağlar, solunum borusunun genişleyip krampların giderilmesini sağlar.
Ayrıca öksürüğü hafifletir. İltihap giderici, ağrı dindirici ve idrar söktürücü etkileri de mevcuttur. Düzenli kullanımda kan şekerini düşürücü etkisi vardır.
• İçeriğinde bulunan B1, B2 ve B6 vitaminleri, pek çok enzimin üretiminde önemli rol oynar. Çünkü bunlar, savunma ablukalarını yok edip boyun altı bezini ve dolayısıyla da savunma sistemini güçlendirir. Folasidi vitamini ise, kalp ve tansiyon problemlerinin oluşma riskini en aza indirger. Bununla birlikte hücre yenilenmesinde de gereklidir.
• Beta karotin, A, E ve C vitamini, selen gibi antioksitler vücudun savunma sistemini destekler. ayrıca içeriğinde bulunan selen, zehirli maddelerin vücuttan atmasında destek olur.
ÇÖREK OTUNUN FAYDALARI
Bu kadar mükemmel olarak yaratılan çörek otu, bütün bu özellikleri ile:
• Mikrop, virüs ve mantarlara karşı etkili bir savunma aracıdır.
• İfraz boşaltıcı ve solunum borusunu genişleticidir.
• Kan şekerini düşürür.
• Damar hastalıklarını engeller.
• İdrar söktürücü özelliği ile safrayı rahatlatır.
• Vücuttaki zehirlerin atılmasını sağlar.
• Hazmı kolaylaştırır.
• Yaraların daha hızlı iyileşmesini ve hücrelerin yenilenmelerini hızlandırır.
•Alerjiyi engeller.
• Savunma sistemini dengeler.
• Hormon sistemini ve ruh hâlini güçlendirir.
ÖZEL HALLERDE FAYDALARI
• Çörek otu, müzmin hastalıklarda şaşırtıcı derecede iyileşmeler sağlar. Çocuklarda özellikle sinir ve deri sorunlarına, astım ve alerji sorunlarına da çok iyi gelir.
• Çörek otu ürünleri (yağ ve ezilmiş bal karışımlı) hamilelik döneminde oluşan şikayetleri en aza indirir. Yan etkisi olmayıp, hamilelik dönemindeki bayanlar ve bebeklerini ana sütüyle beslemeyi tercih edenler için sütün kalitesini arttırarak bebek için daha faydalı olmasını sağlar.
• Egzamalı cilde sık sık çörek otu yağı tatbik edildiğinde deri hızlı iyileşir. Yine deri hastalıklarında mikrop öldürücü etkisi nedeniyle çok yararlıdır.
BAZI HASTALIKLARDA ÇÖREK OTU
• Hazımsızlık ve mide şişkinlikleri gibi sorunlarda çörek otunun etkisi eski zamanlardan beri bilinmektedir.
• Hemoroite problemine iyi gelir, çünkü damarları güçlendirerek kan dolaşımını arttırır.
• Romatizma, şeker hastalığı ve yüksek kolesterol gibi metabolik hastalıklar için çok etkilidir.
• İktidarsızlık ve kısırlık sorunlarında da yine etkili bir destekleyicidir. Çünkü çörek otu, cinsî hormonları düzenlemekte, bedenî ve ruhî olarak zindelik ve dinçlik vermektedir.
• Çörek otu yağı kadınlardaki regl dönemi sancılarına ve diş ağrılarına karşı yine başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
SAĞLIKLI OLMAK İÇİN ÇÖREK KÜRÜ
İçeriğinde bulunanlarla savunma sistemine, metabolizmaya ve hormonlara iyi gelen çörek otu, vücudu toksinlerden arındırır, kan dolaşımını güçlendirir ve bağırsakların düzenli çalışmasını destekler.
Cildi berraklaştırır. Düzgün bir cilde, parlak saç ve gözlere sebep olur. Sağlıklı ve hayat dolu bir görünüm oluşturur.
Çörek otu savunma (immün) sistemini güçlendirdiğinden, kanser, AIDS gibi çağın hastalıklarına karşı tavsiye edilmektedir. Yine tansiyon ve ateş düşürücü ve doğal antibiyotik tesirleriyle yaygın hastalıklara da çare olmaktadır.
Başta astım ve polen alerjisi olmak üzere alerjik hastalıklara, saç dökülmesi ve kepek gibi problemlere karşı da etkilidir.
ÇÖREK OTU NASIL KULLANILIR?
Kurutulan tohumlar baharat şeklinde, suda kaynatılarak ya da yağı çıkarılarak tüketilir. Güzel kokulu bir baharat olarak kullanımı çok yaygındır.
Çörek otunun tohumlarından elde edilen çörek otu yağı saç dökülmesinde ve saçlı deride oluşan kepeğe karşı oldukça etkilidir. Sirke ile kaynatılıp gargara yapıldığında diş ağrılarına iyi gelir. Suyu ile sivilcelere pansuman yapıldığında sivilceler üzerinde etkili olduğu görülmüştür.
- Bir teoriye göre, çörek otunun kemoterapi ilaçları ve radyoterapi tedavisi ile birlikte kullanılması, çörek otunun anti oksidan etkisi nedeniyle bu tedavi yöntemlerinin etkisini azaltabilir.
Vücudumuz doğası gereği, doymamış yağ asitlerini üretemediğinden bu yağ asitlerini dışarıdan karşılamak zorundadır.Bir gram çörekotu yağı da bu açıdan bir günlük ihtiyacımızı karşılamak için yeterlidir.
ÇÖREK OTUNUN DİĞER ETKİLERİ
• Çörek otunda bulunan nigellon ve alfa-pinen gibi eterli yağlar, solunum borusunun genişleyip krampların giderilmesini sağlar.
Ayrıca öksürüğü hafifletir. İltihap giderici, ağrı dindirici ve idrar söktürücü etkileri de mevcuttur. Düzenli kullanımda kan şekerini düşürücü etkisi vardır.
• İçeriğinde bulunan B1, B2 ve B6 vitaminleri, pek çok enzimin üretiminde önemli rol oynar. Çünkü bunlar, savunma ablukalarını yok edip boyun altı bezini ve dolayısıyla da savunma sistemini güçlendirir. Folasidi vitamini ise, kalp ve tansiyon problemlerinin oluşma riskini en aza indirger. Bununla birlikte hücre yenilenmesinde de gereklidir.
• Beta karotin, A, E ve C vitamini, selen gibi antioksitler vücudun savunma sistemini destekler. ayrıca içeriğinde bulunan selen, zehirli maddelerin vücuttan atmasında destek olur.
ÇÖREK OTUNUN FAYDALARI
Bu kadar mükemmel olarak yaratılan çörek otu, bütün bu özellikleri ile:
• Mikrop, virüs ve mantarlara karşı etkili bir savunma aracıdır.
• İfraz boşaltıcı ve solunum borusunu genişleticidir.
• Kan şekerini düşürür.
• Damar hastalıklarını engeller.
• İdrar söktürücü özelliği ile safrayı rahatlatır.
• Vücuttaki zehirlerin atılmasını sağlar.
• Hazmı kolaylaştırır.
• Yaraların daha hızlı iyileşmesini ve hücrelerin yenilenmelerini hızlandırır.
•Alerjiyi engeller.
• Savunma sistemini dengeler.
• Hormon sistemini ve ruh hâlini güçlendirir.
ÖZEL HALLERDE FAYDALARI
• Çörek otu, müzmin hastalıklarda şaşırtıcı derecede iyileşmeler sağlar. Çocuklarda özellikle sinir ve deri sorunlarına, astım ve alerji sorunlarına da çok iyi gelir.
• Çörek otu ürünleri (yağ ve ezilmiş bal karışımlı) hamilelik döneminde oluşan şikayetleri en aza indirir. Yan etkisi olmayıp, hamilelik dönemindeki bayanlar ve bebeklerini ana sütüyle beslemeyi tercih edenler için sütün kalitesini arttırarak bebek için daha faydalı olmasını sağlar.
• Egzamalı cilde sık sık çörek otu yağı tatbik edildiğinde deri hızlı iyileşir. Yine deri hastalıklarında mikrop öldürücü etkisi nedeniyle çok yararlıdır.
BAZI HASTALIKLARDA ÇÖREK OTU
• Hazımsızlık ve mide şişkinlikleri gibi sorunlarda çörek otunun etkisi eski zamanlardan beri bilinmektedir.
• Hemoroite problemine iyi gelir, çünkü damarları güçlendirerek kan dolaşımını arttırır.
• Romatizma, şeker hastalığı ve yüksek kolesterol gibi metabolik hastalıklar için çok etkilidir.
• İktidarsızlık ve kısırlık sorunlarında da yine etkili bir destekleyicidir. Çünkü çörek otu, cinsî hormonları düzenlemekte, bedenî ve ruhî olarak zindelik ve dinçlik vermektedir.
• Çörek otu yağı kadınlardaki regl dönemi sancılarına ve diş ağrılarına karşı yine başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
SAĞLIKLI OLMAK İÇİN ÇÖREK KÜRÜ
İçeriğinde bulunanlarla savunma sistemine, metabolizmaya ve hormonlara iyi gelen çörek otu, vücudu toksinlerden arındırır, kan dolaşımını güçlendirir ve bağırsakların düzenli çalışmasını destekler.
Cildi berraklaştırır. Düzgün bir cilde, parlak saç ve gözlere sebep olur. Sağlıklı ve hayat dolu bir görünüm oluşturur.
Çörek otu savunma (immün) sistemini güçlendirdiğinden, kanser, AIDS gibi çağın hastalıklarına karşı tavsiye edilmektedir. Yine tansiyon ve ateş düşürücü ve doğal antibiyotik tesirleriyle yaygın hastalıklara da çare olmaktadır.
Başta astım ve polen alerjisi olmak üzere alerjik hastalıklara, saç dökülmesi ve kepek gibi problemlere karşı da etkilidir.
ÇÖREK OTU NASIL KULLANILIR?
Kurutulan tohumlar baharat şeklinde, suda kaynatılarak ya da yağı çıkarılarak tüketilir. Güzel kokulu bir baharat olarak kullanımı çok yaygındır.
Çörek otunun tohumlarından elde edilen çörek otu yağı saç dökülmesinde ve saçlı deride oluşan kepeğe karşı oldukça etkilidir. Sirke ile kaynatılıp gargara yapıldığında diş ağrılarına iyi gelir. Suyu ile sivilcelere pansuman yapıldığında sivilceler üzerinde etkili olduğu görülmüştür.
- Bir teoriye göre, çörek otunun kemoterapi ilaçları ve radyoterapi tedavisi ile birlikte kullanılması, çörek otunun anti oksidan etkisi nedeniyle bu tedavi yöntemlerinin etkisini azaltabilir.
20 Kasım 2013 Çarşamba
Şeytan'ın Kalpteki Gizlenme Yeri (Lümme-i Şeytaniye)
“İnsanda kalbin bir köşesinde lümme-i şeytaniye denilen bir âlet-i vesvese ve kuvve-i vahimenin telkinatıyla konuşan bir şeytanî lisan ve ifsat edilen kuvve-i vâhime, küçük bir şeytan hükmüne geçtiğini ve sahiplerinin ihtiyarına zıt ve arzusuna muhalif hareket ettiklerini hissen ve hadsen herkes nefsinde görmesi, âlemde büyük şeytanların vücuduna katî bir delildir”
Peygamber efendimizin ifadesiyle; “İnsan kalbinde iki lümme (merkez) vardır Bunlardan biri melek ilhamı, diğeri ise şeytan vesvesesi içindir.” Şeytan, kendine ait olan kısmı bir karakol olarak kullanır
Şeytan, Hz Adem'e secde etmemesi dolayısıyla cennetten kovulunca; Allah’a şöyle yalvardı: “Ey Rabbim! And olsun ki, beni azdırmana karşılık ben de yeryüzünde onlara günahları süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım! Ancak onlardan ihlasa erdirilmiş kulların müstesna” (Hıcr 39-40)
Nefis ve Şeytan, insanın manevi ilerleyişinde en mühim iki engel. Nefis içeriden, şeytan dışarıdan dünya ve ahiretimizi perişan etmek için durmadan çalışıyorlar Nefsin mahiyetinde gurur- kibir- menfaatçilik gibi pek çok zararlı özellikler var Şeytan, işletilmeye uygun bu madenleri iyi biliyor ve işletiyor Nefsin zaaflarını tanıyor ve yakalıyor
Nefis, içimizde şeytanın temsilcisi Onun yerli işbirlikçisi Eğer terbiye edilmezse, onun bir öğrencisi. Nefsinin kötü arzularına uyan birisi dalalet vadilerinde şaşkın şaşkın dolaşır, günah bataklığına saplanır kalır, tümüyle şeytanın emrine girer, onun kulu- kölesi olur
Halatlar ince yerlerinden kopar, kaleler zayıf yerlerinden fethedilir Onun gibi şeytan vücud ülkesinde hakimiyeti ele geçirmek için nefsin zaaflarından istifade eder Kur’an-ı Kerim şu ayeti ile nefsin bazı zaaflarına dikkat çeker:
“İnsanlara kadınlar, oğullar, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüş, salma atlar, sağmal hayvanlar ve tarıma karşı arzular süslü kılındı” (Al- i İmran, 14)
Yani insan fıtratı itibariyle bunlara son derece düşkündür Hayatı bunları elde etmek için mücadele ile geçer İnsanların en çetin imtihanları bunlarla olur
Üstteki ayette nazara verilen zaaflardan başka, nefsin tembellik, midesine düşkünlük, övülmekten hoşlanmak, başkalarına karşı kibirlenmek, lüzumsuz öfkelenmek, kör hislere sahip olmak, tiryakilik, gaflet, cehalet, heva, heves, peşin lezzetlere müptela olmak… gibi daha nice zaafları vardır Bu zaafları birer maden gibi şeytan tarafından işletilir
Peygamber efendimizin ifadesiyle; “İnsan kalbinde iki lümme (merkez) vardır Bunlardan biri melek ilhamı, diğeri ise şeytan vesvesesi içindir.” Şeytan, kendine ait olan kısmı bir karakol olarak kullanır
Şeytan, Hz Adem'e secde etmemesi dolayısıyla cennetten kovulunca; Allah’a şöyle yalvardı: “Ey Rabbim! And olsun ki, beni azdırmana karşılık ben de yeryüzünde onlara günahları süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım! Ancak onlardan ihlasa erdirilmiş kulların müstesna” (Hıcr 39-40)
Nefis ve Şeytan, insanın manevi ilerleyişinde en mühim iki engel. Nefis içeriden, şeytan dışarıdan dünya ve ahiretimizi perişan etmek için durmadan çalışıyorlar Nefsin mahiyetinde gurur- kibir- menfaatçilik gibi pek çok zararlı özellikler var Şeytan, işletilmeye uygun bu madenleri iyi biliyor ve işletiyor Nefsin zaaflarını tanıyor ve yakalıyor
Nefis, içimizde şeytanın temsilcisi Onun yerli işbirlikçisi Eğer terbiye edilmezse, onun bir öğrencisi. Nefsinin kötü arzularına uyan birisi dalalet vadilerinde şaşkın şaşkın dolaşır, günah bataklığına saplanır kalır, tümüyle şeytanın emrine girer, onun kulu- kölesi olur
Halatlar ince yerlerinden kopar, kaleler zayıf yerlerinden fethedilir Onun gibi şeytan vücud ülkesinde hakimiyeti ele geçirmek için nefsin zaaflarından istifade eder Kur’an-ı Kerim şu ayeti ile nefsin bazı zaaflarına dikkat çeker:
“İnsanlara kadınlar, oğullar, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüş, salma atlar, sağmal hayvanlar ve tarıma karşı arzular süslü kılındı” (Al- i İmran, 14)
Yani insan fıtratı itibariyle bunlara son derece düşkündür Hayatı bunları elde etmek için mücadele ile geçer İnsanların en çetin imtihanları bunlarla olur
Üstteki ayette nazara verilen zaaflardan başka, nefsin tembellik, midesine düşkünlük, övülmekten hoşlanmak, başkalarına karşı kibirlenmek, lüzumsuz öfkelenmek, kör hislere sahip olmak, tiryakilik, gaflet, cehalet, heva, heves, peşin lezzetlere müptela olmak… gibi daha nice zaafları vardır Bu zaafları birer maden gibi şeytan tarafından işletilir
Kaynak: www.mumsema.com/cin-seytan/38153-seytanin-karakolu.html
18 Kasım 2013 Pazartesi
11 Süper Gıda ve Yararları.
İşte doğadan rahatlıkla elde edilebilen 11 süper gıda ve yararları.
Mantar: Meme kanserinden korur. Günde 10 gram mantar riski yüzde 64 azaltır.
Kivi: Felci önler. Günde 2 kivi, her gün bir aspirin almakla aynı etkiye sahiptir.
Kırmızı biber: Eklem ağrılarını dindirir. Capsaicni maddesi acıyı azaltır.
Tavuk: Gözler güçlendirir. Haftada üç kez yemek gözlerde yaşlanma etkisini azaltır.
Soğan: Kemikleri güçlü tutar. Kalsiyumun kemiklerde tutulmasını sağlar.
Somon: Depresyonla savaşır. Omega 3 yağları bu etkiyi sağlar.
Brokoli: Prostat kanserinden korur. Haftada iki kez yemek riski azaltır.
Siyah çikolata: Tansiyonu dengeler. Günde 25 gram kan dolaşımını düzenler.
Ceviz: Kalp hastalığından korur. Haftada 4 kez bir avuç tavsiye ediliyor.
Beyaz çay: Kilo vermeye yardımcı olur. Yağın depolanmasını engeller ve yaktırır.
Siyah üzüm: Antioksidanları alzheimer ile savaşır.
Mantar: Meme kanserinden korur. Günde 10 gram mantar riski yüzde 64 azaltır.
Kivi: Felci önler. Günde 2 kivi, her gün bir aspirin almakla aynı etkiye sahiptir.
Kırmızı biber: Eklem ağrılarını dindirir. Capsaicni maddesi acıyı azaltır.
Tavuk: Gözler güçlendirir. Haftada üç kez yemek gözlerde yaşlanma etkisini azaltır.
Soğan: Kemikleri güçlü tutar. Kalsiyumun kemiklerde tutulmasını sağlar.
Somon: Depresyonla savaşır. Omega 3 yağları bu etkiyi sağlar.
Brokoli: Prostat kanserinden korur. Haftada iki kez yemek riski azaltır.
Siyah çikolata: Tansiyonu dengeler. Günde 25 gram kan dolaşımını düzenler.
Ceviz: Kalp hastalığından korur. Haftada 4 kez bir avuç tavsiye ediliyor.
Beyaz çay: Kilo vermeye yardımcı olur. Yağın depolanmasını engeller ve yaktırır.
Siyah üzüm: Antioksidanları alzheimer ile savaşır.
TOMOĞRAFİ İLE İLGİLİ KORKUNÇ GERÇEK !!
TOMOĞRAFİ İLE İLGİLİ KORKUNÇ GERÇEK !!
Tomoğrafi Hiroşima Gibi !!!
Vücüdun maruz kaldığı radyasoyn Hiroşima'da atom bombasından kurtulan kişilerdeki kadar
Normal röntgenden onlarca kat fazla radyasyon verilmesine neden olan tomografi çekimlerine İngiliz Sağlık Bakanlığı'ndan yasak geldi. Sağlıklı kişilerin vücut tomografisi çektirmesi yasaklandı. Bakanlığa göre, vücüdun maruz kaldığı radyasoyn Hiroşima'da atom bombasından kurtulan kişilerdeki kadar
İNGİLİZ Sağlık Bakanlığı önceki akşam çok kritik bir karara imza atarak sağlıklı kişilerin vücut tomografisi çektirmesine yasak getirdi. Bu yasağa gidilmesine gerekçe olarak tomografi sırasında yayılan ve vücuda nüfuz eden radyasyon oranının çok yüksek olması gösterildi. Tomografi çektirmek geçen yıllarda osteoropoz, kalp rahatsızlığı, damar tıkanıklığı ve diyabet gibi hastalıkları önceden tespit edebildiği için sağlık uzmanları tarafından sıklıkla tavsiye ediliyordu. Sağlıklı bireylerin her 5 yılda bir tomografi çektirmesini öneren doktorların bu tavsiyesi üzerine harekete geçen bakanlık tüm vücudu tarayan tomografinin normal bir röntgenden 400 kat daha fazla radyasyon yaydığını tespit edince yasak kararı aldı. Tomografiye sağlıklı giren her 50 hastadan birinin maruz kalınan radyasyon nedeniyle çekim sonrasında kansere yakalandığı belirtildi.
1 tomografi 442 röntgene bedel..!
Yayınlanan raporda sık tomografi çektirenlerin vücutlarındaki birikmiş radyasyon seviyesinin II. Dünya Savaşı'nda Hiroşima ve Nagasaki'ye atılan atom bombalarından kurtulanlarla eş seviyede olduğu belirtildi. Sıradan bir röntgen vücudu görüntülemek için tek bir ışın gönderirken tomografide daha detaylı bir görüntü elde etmek için art arda birçok ışın gönderiliyor. 2009 sonunda California Üniversitesi'nde görevli Prof. Rebecca Smith-Bindman'ın 1.119 kişiyi inceleyerek yürüttüğü araştırmada tek bir tomografinin 442 göğüs röntgenine ve 74 mamografiye (meme röntgeni) eş oranda radyasyon yaydığı ortaya çıkmıştı. Uzmanlar tomografideki bu riske karşın MR'ın hiçbir yan etkisi olmadığı konusunda görüş birliğine vardı. MR çekimleri sırasında sadece radyo dalgaları kullanılıyor. Bunlar da insan sağlığına zararsız.
Etkileri 30 yıl sonra ortaya çıkar
* Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
Türkiye'de bir çok insan tomografi çektiriyor. Hastaya x ışınlarının yani radyasyonun verilmesi kansere sebep olan şeydir. Bunlar vücutta kalıcı olduğu için yok edilemez. Hiç şikayeti olmayan bir kişiyi teşhis edelim diyerek tomografiye sokulmaz. İnsan tomografi çektirdiği anda kanser olmuyor. 30 ya da 40 yıl sonra ortaya çıkıyor.
* Prof. Dr. Murat Kınıkoğlu
Diğer tetkiklere göre üstün yönleri var ama kanser riskini artırması büyük bir dezavantaj. Baş ağrısı nedeniyle tomografiye giren 10 bin hastadan birinde beyin tümörü çıkıyor. Zararlı madde X ışınıdır. Tomografilerde, basit röntgen tetkiklerinden 50-200 kez daha fazla X ışını alınır. Küçük yaştakilerde ve hamile kadınlarda radyasyona bağlı kanserojen etki daha çoktur.
Tomoğrafi Hiroşima Gibi !!!
Vücüdun maruz kaldığı radyasoyn Hiroşima'da atom bombasından kurtulan kişilerdeki kadar
Normal röntgenden onlarca kat fazla radyasyon verilmesine neden olan tomografi çekimlerine İngiliz Sağlık Bakanlığı'ndan yasak geldi. Sağlıklı kişilerin vücut tomografisi çektirmesi yasaklandı. Bakanlığa göre, vücüdun maruz kaldığı radyasoyn Hiroşima'da atom bombasından kurtulan kişilerdeki kadar
İNGİLİZ Sağlık Bakanlığı önceki akşam çok kritik bir karara imza atarak sağlıklı kişilerin vücut tomografisi çektirmesine yasak getirdi. Bu yasağa gidilmesine gerekçe olarak tomografi sırasında yayılan ve vücuda nüfuz eden radyasyon oranının çok yüksek olması gösterildi. Tomografi çektirmek geçen yıllarda osteoropoz, kalp rahatsızlığı, damar tıkanıklığı ve diyabet gibi hastalıkları önceden tespit edebildiği için sağlık uzmanları tarafından sıklıkla tavsiye ediliyordu. Sağlıklı bireylerin her 5 yılda bir tomografi çektirmesini öneren doktorların bu tavsiyesi üzerine harekete geçen bakanlık tüm vücudu tarayan tomografinin normal bir röntgenden 400 kat daha fazla radyasyon yaydığını tespit edince yasak kararı aldı. Tomografiye sağlıklı giren her 50 hastadan birinin maruz kalınan radyasyon nedeniyle çekim sonrasında kansere yakalandığı belirtildi.
1 tomografi 442 röntgene bedel..!
Yayınlanan raporda sık tomografi çektirenlerin vücutlarındaki birikmiş radyasyon seviyesinin II. Dünya Savaşı'nda Hiroşima ve Nagasaki'ye atılan atom bombalarından kurtulanlarla eş seviyede olduğu belirtildi. Sıradan bir röntgen vücudu görüntülemek için tek bir ışın gönderirken tomografide daha detaylı bir görüntü elde etmek için art arda birçok ışın gönderiliyor. 2009 sonunda California Üniversitesi'nde görevli Prof. Rebecca Smith-Bindman'ın 1.119 kişiyi inceleyerek yürüttüğü araştırmada tek bir tomografinin 442 göğüs röntgenine ve 74 mamografiye (meme röntgeni) eş oranda radyasyon yaydığı ortaya çıkmıştı. Uzmanlar tomografideki bu riske karşın MR'ın hiçbir yan etkisi olmadığı konusunda görüş birliğine vardı. MR çekimleri sırasında sadece radyo dalgaları kullanılıyor. Bunlar da insan sağlığına zararsız.
Etkileri 30 yıl sonra ortaya çıkar
* Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
Türkiye'de bir çok insan tomografi çektiriyor. Hastaya x ışınlarının yani radyasyonun verilmesi kansere sebep olan şeydir. Bunlar vücutta kalıcı olduğu için yok edilemez. Hiç şikayeti olmayan bir kişiyi teşhis edelim diyerek tomografiye sokulmaz. İnsan tomografi çektirdiği anda kanser olmuyor. 30 ya da 40 yıl sonra ortaya çıkıyor.
* Prof. Dr. Murat Kınıkoğlu
Diğer tetkiklere göre üstün yönleri var ama kanser riskini artırması büyük bir dezavantaj. Baş ağrısı nedeniyle tomografiye giren 10 bin hastadan birinde beyin tümörü çıkıyor. Zararlı madde X ışınıdır. Tomografilerde, basit röntgen tetkiklerinden 50-200 kez daha fazla X ışını alınır. Küçük yaştakilerde ve hamile kadınlarda radyasyona bağlı kanserojen etki daha çoktur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
BİBERİYE (ROSEMARY) MUCİZESİ (OKUYUN MUTLAKA)
BİBERİYE (ROSEMARY) MUCİZESİ (OKUYUN MUTLAKA) 1. Eşimle evlenmeden, başlayan migren ağrıları için şikâyetçi idi ve cebinde sürekli ağ...
-
Diğer İsimleri : Pirit Taşı , Enayi Altını Sertliği : 6 - 6,50 Özgül Ağırlığı : 4,95 - 5,10 Kimyasal Formülü : FeS Uyuml...
-
BİBERİYE (ROSEMARY) MUCİZESİ (OKUYUN MUTLAKA) 1. Eşimle evlenmeden, başlayan migren ağrıları için şikâyetçi idi ve cebinde sürekli ağ...
-
İSVEÇ İKSİRİ ve FAYDALARI İsveç iksiri 'nin reçetesi, ünlü Isveçli Doktor Samst'ın notları arasında,ölümünden sonra bulunmuştur.Do...